28 Ekim 2015 Çarşamba

Birileri para saklayacak yer bulamazken memura verilen zam vicdanı sızlatıyor

Birileri para saklayacak yer bulamazken memura verilen zam vicdanı sızlatıyor'



            İnsan faktörünün hep var  olduğu bir toplumda ve kitle olarak hareket eden sivil toplum kuruluşlarında meslek dayanışması kadar toplumu ilgilendiren olaylarda da karşı duruş sergilemek esastır. 

Son dönemde malum konu memurların maaşlarına yapılan zamlar ve devlet tarafından hayat idamesi için gerekli olan ihtiyaçlara zam yapılması kaçınılmazdır.Bu nedenledir ki zamlara karşı mücadele etmek; memurun başta sağlık çalışanın  ekonomik çıkarlarını koruma örgütü olarak kurulan sendikaların  asli görevlerinde temel unsurdur.
            Ücrete zam talebini en önemli talep olarak gören sendikalar, ücrete yapılan zammı geri almanın en kestirme yolu olan zamlara karşı mücadeleyi kendi asli görevlerinin dışında sayamazlar. 
            Basta Sağlık Çalışanları olmak üzere, tüm Devlet memurları temel ihtiyaçlara yapılan son zamlara isyan etmek  zorunda kalmışlardır.
            Yapılan zamlar Çalışanların ve tüm halkımızın belini bükmüş ve perişan hale getirmiştir.Kredi Kartı mağdurları çoğalmış alım gücü düşmüş ve aile birlikteliği ve çalışma barışı bozulmuştur.
            Maalesef ülkemizde elde edilen hizmetlerden alınan vergiler, 2B  arazisi olarak servis edilen topraklardan elde edilen gelirler ve emekçinin alın terinin  gelirlerinin  %95 lik kısmı ülkemizdeki %5’lik dilim olan elit tabakaya yani zengin kısmına  verilirken  geriye kalan nüfusun %95’lik dilimi  ise; yani memur, fakir fukara  bu gelirin ancak  %5´inden faydalanabilmektedir.
            Ülkemizde memurlar vergisini peşinen öderken, milyarları kazanan medikallerden, ,sarraftan, oto galericiden, lokantalardan v.b. daha fazla  vergiyi gene memurlar  vermektedir.
            Yani adil olması gereken devlet, memurunu ezerken sisteme sistemin dişileri arasında ezilmesine müsade etmektedir. Bu vergi sisteminden vaz geçilmeli ve  çalışanların gelirinden kesinti yapılmamalıdır. İşverene getirilen vergi oran düşümü  gibi sağlık çalışanından ve devlet memurlarından vergi dilimi en aza indirilmelidir.
            2013 toplu görüşmesinde masada 175 TL ye mahkum edilen  memur için bu şu demektir.2014 için verilen 123 TL’lik artış olacaktır. Bu oranı da en düşük maaşa %6,8; ortalama maaşa da %5,1 zam demektir. 
            OCAK 2014  TÜIK`in  resmi  verilerine  göre yıllık enflasyon %7,32`dir.
            Bilindiği gibi toplu görüşmeden sonra hep gündemi meşgul eden önemli olaydan bir diğeri de Ekonomide her şey yolunda gitse bile 2014’te maaşlar, her şartta enflasyonun gerisinde kalacak olması nedeni ile  memurlara enflasyon farkı ödemesi de yapılmayacaktır.
            Daha  bir iki gün önce (1-2) LPG’ye %13,  kuru fasulyeye %50, ilaca %35, kuru soğana %13, peynire %12 zam yapıldığı dikkate alınırsa ;bu ülkede  maaşlara yapılan  %5,1 zam gerçekten komik kalıyor. Bu ülkede birileri paraları saklayacak yer bulamaz iken memura verilen zam oranınında her yerde  başarı olarak anlatılması inanın vicdanlarımızı sızlatıyor.
            Yani  Türkiye de tepeden tırnağa her şey zamlanırken, tüm cezalar zamlanırken döviz almış başını giderken kamu çalışanlarına verilen 123 TL lık zam ile bir yıl boyunca idare edin denilmektedir. Bunu başarı olarak anlatanların halen görevde durmaları ve çalışanların susmasında ayrıca üzüntü verici bir durumdur.
            TEFE-TÜFE oranına göre bile olsa bu rakam ev Kirası zammına yetmeyecektir. Peki evin , yakıtı, suyu ,elektiriği, doğal gazı, çocukların  eğitimi ile  sağlık harcamaları yani  bütün insani ihtiyaçlarını bu 123 TL ile yapabilmek mümkünmüdür?
            Yaptığımız anket çalışmasında Sağlık Çalışanlarının %52 si aile büyüklerinden destek aldıklarını ifade ederken  Kredi ve Kredi Kartı Borçlularının oranı ise  %75 tir. Sağlık çalışanlarının boşanma oranı %13 tür.
            Yine Neden intihar etmeyi düşünüyorsunuz sorusuna verilen cevabın %25 Ekonomik nedenler olması, Ayrıca Sağlık Çalışanının %22 si aile büyükleri ile aynı evi paylaştıklarını ifade etmektedir. Aslında ülkemizde  sağlık çalışanları ne kadar evlenmiş olsalar da halen anne babalarının eline bakmak zorunda 
            Tüm memurlar gibi Sağlık çalışanının 2014 yılının Temmuz ayı geldiğinde, ek zam alamayacak, enflasyon farkından yararlanamayacak olması bu hesapları daha da karmaşık hale getirecektir.Ekonomik nedenlere bağlı olarak ayrılıklar hiç istemiyoruz ve asla kabul etmiyoruz ama intihar olaylarının artacağını söylemek zorundayız.
            Kamu çalışanlarının 2013 yılında fazla çalışma ücretleri kesildi. Anayasa Mahkemesi bunun hukuka aykırı olduğuna karar vermesine rağmen memurlar hala fazla çalışma ücreti alamıyor. 
            Üniversitelerde  ve diğer kamu kuruluşlarında fazla mesai yapan memurlarımıza ödenek gönderilmediği için fazla mesai ödenememektedir. 
           Fazla çalışmalara karşılık izin verilmektedir. Memurlarımızın izine değil ailelerini geçindirmek için paraya ihtiyaçları vardır:
            Memurlara ve emeklilere enflasyon farkı ödemesi yapılması, sosyal devletin gereği iken hesap bilmeyen Yandaş Sarı Sendikanın hesap bilmezliği ve beceriksizliği nedeni ile sağlık çalışanını zor iki yıl bekliyor. 
            Sağlık çalışanı susuyor. Korkuyor, Susuturuluyor, haksızlık karşısında susmaya devam ediyor. Peygamber efendimiz bir hadisinde buyuruyor ki  Keyfiyetiniz ne ise, başınızdakilerin keyfiyeti de o olur. Siz nasıl bir kaynak iseniz, başınızdakiler de o kaynağın mahsulüdür, Nasılsanız Öyle İdare Edilirsiniz  buyurmuşlardır.
            Bu nedenle sağlık çalışanlarını ve Devlet memurlarını birlik olmaya ve haksızlık karşısında susmamaya davet  ederken biz sağlık çalışanları olarak  artık bu  faturayı ödemek istemiyoruz bize fatura kesilen faturanın altında ezilmek istemiyoruz.
            Madem ki bu ülkede büyüme bu kadar büyük biz sağlık çalışanları olarak ülkemizin büyümesi kadar, olan oranda  maaş  artışı istiyoruz.Kağıt üzerindeki yıllık 13.500 Doları görmek istiyoruz. 
            2014 yılına  zamlarla başlayan sağlık çalışanlarına ve yöneticilerine  zamlara karşı mücadelenin sendikal mücadelenin önemli alanlarından birisi olduğu gerçeğini hatırlatırız. Acil  olarak bu zam kararlarının  iptal edilmesini talep ediyoruz.
            Kamuoyuna ve tüm Sağlık çalışanlarına duyurulur.
 AKTİFSAĞLIKSEN
Genel Başkanı
HÜSEYİN AYHAN

Hiç yorum yok:

KAYBOLAN SADECE VEFA DEĞİL